Kitap Güncesi Yazısı: Jane Austen
Jane Austen, her kitap kurdunun hayatında yer edinmiş yazarlardan biridir. Genç yaşta ölmesine, az sayıda kitap yazmasına rağmen günümüz Klasik edebiyatında hala güncelliğini koruyan nadir yazarlardan biridir. Yabancı yazarlar konusunda Jane Austen bende yeri ayrıdır. Kendisini keşfetmem ise 2010 senesine dayanır.
Lise zamanında edebiyat öğretmenlerimiz
tarafından okuma alışkanlığı kazandırmak amacıyla biz öğrencilere dünya
klasikleri okutup kitap üzerinden sınav yapıyorlardı. 16 yaşındaki bir genç bir
insana okuması için verilen kitaplar anlamsı zor olan kitaplar olduğundan bir
hevesle değil bir görev bilinci ile okuyorlardı. Her zaman demişimdir: Bir
insana kitap okuma alışkanlığı kazandırmak istiyorsanız onun anlayacağı
seveceği türden kitaplar vermelisiniz. Eğer ki üslubu zor anlaşılmayacak
kitaplar okuması için zorlarsanız bir daha kitap okuma ihtimali olmayacaktır.
Lisede okuyan öğrenciler neden çılgınlar gibi wattpad dediğimiz kitap yayınlama
platformunda yayınlanana kitapları okuyorlar? Çünkü onların anlayacağı seveceği
türde birçok kitap orada mevcut. Yalnız kalemi iyi olan yazarlar olduğu halde
ben yazarım diyen fakat yazma konusunda iyi olmayan yazarların olduğu bir
sosyal medya platformunda okunan kitap size ne kadar bir şey katabilir orası
meçhul.
İşte tam burada bir insana kitap okuma
alışkanlığı kazandırmak istesem ve bunu ilk öncelikle dünya klasiği olabileceği
bir kitapla başlatmak istiyorsam bu Jane Austen olurdu. Şunu da be3lirtmek
isterim Jane Austen gibi yazarın yazdıklarını anlatmak istediklerini daha iyi
anlayabilmek için iyi bir şekilde çevirisi yapılmış kitabın okunması gerekir. Şuan
kitap piyasasına baktığınızda birçok yayınevi tarafından çevrilmiş Jane Austen
kitabı bulmanız mevcut. Bu yüzden güveneceğiniz bir yayın evinden alınması yazarı
anlamak açısından daha iyi olacaktır.
Jane Austen, 17 yüzyıl İngiltere’sinde yaşamış o
dönemin etnik ve aile yapısın son derece iyi bir gözlemle kitapların yansıtmış
olan bir yazar. Shakspeare den sonra İngiliz edebiyatını en güçlü yazarıdır
diye okuduğum kendisi hakkında yazılan bir yazıda okumuştum. Peki, Jane Austen
neden bu kadar sevilen bir yazar? İnsanın doymak bilmeyen sevgi açlığını ve
koşulsuz sevilme ihtiyacını roman karakterlerine en iyi bir biçimde yansıtmış,
yazdığı romanlarda kadın karakterleri bir şey yapmadan oldukları gibi olup
farkından bile olmadan biri tarafından sevilen kadınlar olarak karşımıza çıkar.
İşte bu yüzden özellikle kadın okuyucular Jane Austen kitaplarını okumayı sevip
kendini başkarakterle özdeşleştirirler. Bu durum Jane Austen romanlarını basit
bir kitap gibi değil aksine gerçekten iyi yazılmış romanlar sevgi açlığını
doyururken ucuzlaşmıyor okuyan kişiyi tatmin edercesine zengin bir üslup,
gözlem gücü, karakterler arasındaki doyurucu diyaloglar görebiliyorsunuz. Bana Jane
Austen hala okunabilir olmasının sırrı bu.
Umarım Yazımı sonun kadar okuyup daha önce Jane
Austen hakkında az da olsa merak uyandırıp okumak için kitabını aldırma sebebi
olsuysam ne mutlu bana.Kitap ile ilgili yeni yazılarda görüşmek üzere… Son
olarak Jane Austen ile ilgili bir cümle bırakarak bu yazıyı bitiriyorum:
“Ekilen her şeyin zamanı gelince hasadı alınır.
Yaşattığınız her şeyi günün birinde yaşamanız gibi.”
Yorumlar
Yorum Gönder