Aklımdan Geçenler: Samimi
Son zamanlarda bir türlü anlayamadığım aklına koyduğu bir planı yada herhangi bir durumu yapamama ile karşı karşıyayım. Kendime vakit ayırdığımda yapmaktan büyük keyif aldığım hiç bir şeyi yapamıyorum. Öylece oturup sadece boşluğa bakıyorum ki yapamak istediğim çok şey varken. Bu durumun bende neden, nasıl geliştiğini hiç bilmiyorum. Sadece o an yapmak gelmiyor. Örneğin aylardır bitirmem gereken bir isimsiz hikayem var, yazma hevesi ile bilgisayarmın başına geçip kaldığım yerden hikayemi yazmak için açtığımda yazma hevesime dair hiç bir şey kalmıyor. Açtığım sayfa bana bakıyor ben sayfaya bakıyorum.
Son bir kaç aydır blog sayfama doğru düzgün yazı bile yayınlamadım. Sayfamın görüntülenme sayısı da popüler olacak kadar değil. Zaman geçtikçe insanların odaklanma süresi de bi o kadar da kısalıyor. Okumak yerine görsel olan her şeyi tercih ediyorlar. Yazarak ifade etmeyi seven biri olarak blog sayfamda olsun yada başka bir sosyal platformda olsun yazılarımı yayınlamak istesem de okuyacak insanların ilgisini ne kadar çeker bilmiyorum. Bu konu hakkında çok fazla bir tecrübem yok. Yalnız sosyal medyadan araştırdığım kadarıyla yazdığım bir romanı başka bir platformda okurlar tarafından okunmasını sağlamak için sosyal medyayı çok iyi bir şekilde kullanmam gerekiyor. Sadece bir kere cesaret edip en sevdiğim roman diyebileceğim bir yazıyı kullandığım sosyal medya platformunda yayınladım. Yazımı yayınladıktan kısa bir süre sonra hiç okunma almadığı için geri kaldırdım. Bu durumdan şunu anladım ki eğer okurlara yazdığın yazıyı okutmak istiyorsan onların ilgisini çekecek bir kitap kapağı tasarımı ve önsöz yazmalısın. Öğrendiğim bu tecrübeyi yazımı yayınlarken yapmadığımı farkettim. Ve bu da okurlar arasında yazımın okunmamasının sebebi oldu.
Yazdığım yazıya ne kadar güvensem bile, kusursuz bir yazı çıkarmadığımı da biliyorum. Geliştirmek içinse hayli uzun olan bir yolun da başındayım. Yazdığım her hikaye, romanda yazmaya başladığımda bu serüvende bir adım daha attığımı da anlaıyorum. Anlattığım her hikaye beni bir önceki yazdığım hikayeye göre iyi olduğunu düşünmeme sebep olup bana iyi bir motivasyon sağlıyor.
Sosyal medya da yazdıklarını yayınlayan kişilere baktığımda emeklerinin karşılığını almak için sosyal medyada benim bile yapamayacağım şekilde vakit harcıyorlar. Yazdığım yazıyı tanıtmak, onu insanlara okutmak için sosyal medyada geçireceğim çok fazla bir zamanım yok yada onlar gibi zamanımı yönetemiyorum. Sosyal medya ile büyüyen, odaklanması çok kısa olan bir nesil var artık ve bilgiye internet sayesinde kolay ulaşabiliyorlar. Okumak istedikleri kitapları da aynı şekilde kolay ulaşmak isteyeceklerdir. Durum böyle olunca haliyle bütün yazma hevesi uçup gidiyor.
Aylardır yazmayı bekleyen bir kendimce roman diyebileceğim bir yazı konusu var aklımda, hergün beynimde bana artık cümlelerinle hayat ver diye bas bas bağırıyor. Onu çok iyi duyuıyor hikayesini yazmak istiyorum fakat nereden nasıl başlyacağımı hikayesini nasıl anlatacağımı bilemiyorum. Yazmaya başlamadan önce bir hikayeyi nasıl oluşturabilirim düşüncesi ile bir pano hazırlamayı bile düşünüyorum çünkü kendimce bir yazma planı oluşturursam bir şekilde motive olup yazmaya başlayacağım.
Yorumlar
Yorum Gönder