Kitap Güncesi: Hayalet Bir Yazar Barış Bıçakçı
Barış Bıçakçı deyince aklıma ne geliyor? Hiç bir zaman yüzünü görmediğim, sinek ısırıkları müellifi kitabını iletişim yayın standında ilk gördüğümde nasıl bir kitaptır diye arka kapağını dahi okumadığım bir yazardı. Peki bu yazar nasıl olur da benim tereddütsüz aldığım kitaplarını aldığım yazarlar arasına girdi? Anlatayım.
İyi bir okuyucu, bana göre, daha önce okumadığı bir yazarı daha önce yemediği bir yemeğin tadını beğenip yada beğenmeyeceği riskini göze alarak okur. Sinek Isırıkları Müellifleri kitabını bir yıl sonraki kitap fuarından aldım. Bilmediğim bir yazar vardı karşımda;
İlk okuduğumda ne anlatmak istediğini anlayamamıştım. Ya kitaba odaklanamamıştım yada beni kendine çekememişti. Okuduktan sonra kitaplığım ikinci şans vereceğim kitaplar rafına koydum. Aradan ne zaman geçti bilmiyorum ama kitaplığımın her düzenlediğim daha önce okuduğum kitabı tekrar okuma isteği geldiği zaman alır tekrar okurum. Bu her kitap kurdunun başına gelen bir olaydır. Kitabı alıp sakin kafayla tekrar okumaya başladım. Cümlelerin büyüsüne öyle bir kapıldım ki elimden bırakamadım. Karakterin yaşadığı o gri şehri, okuduğu şiir kitaplarıyla renklendirmeye çalışan, çevresindeki farklı olan insan tipleri çok güzel anlatmış. Bitirdikten sonra kapağını kapatıp oturduğum yerden, pencere kenarından bakmaya başladım. Bende o grilikte yaşıyordum ve hayatımı renklendiren tek şey okuduğum kitaplardı. Bir kitapta kendinize ait bir cümle bulduğunuzda yazarı baş ucu yazarınız oluveriyor.
Yazımı okuduğunuzda umarım Barış Bıçakçı'yı tanımış olmanıza vesile olmuş olurum.
İyi bir okuyucu, bana göre, daha önce okumadığı bir yazarı daha önce yemediği bir yemeğin tadını beğenip yada beğenmeyeceği riskini göze alarak okur. Sinek Isırıkları Müellifleri kitabını bir yıl sonraki kitap fuarından aldım. Bilmediğim bir yazar vardı karşımda;
İlk okuduğumda ne anlatmak istediğini anlayamamıştım. Ya kitaba odaklanamamıştım yada beni kendine çekememişti. Okuduktan sonra kitaplığım ikinci şans vereceğim kitaplar rafına koydum. Aradan ne zaman geçti bilmiyorum ama kitaplığımın her düzenlediğim daha önce okuduğum kitabı tekrar okuma isteği geldiği zaman alır tekrar okurum. Bu her kitap kurdunun başına gelen bir olaydır. Kitabı alıp sakin kafayla tekrar okumaya başladım. Cümlelerin büyüsüne öyle bir kapıldım ki elimden bırakamadım. Karakterin yaşadığı o gri şehri, okuduğu şiir kitaplarıyla renklendirmeye çalışan, çevresindeki farklı olan insan tipleri çok güzel anlatmış. Bitirdikten sonra kapağını kapatıp oturduğum yerden, pencere kenarından bakmaya başladım. Bende o grilikte yaşıyordum ve hayatımı renklendiren tek şey okuduğum kitaplardı. Bir kitapta kendinize ait bir cümle bulduğunuzda yazarı baş ucu yazarınız oluveriyor.
Yazımı okuduğunuzda umarım Barış Bıçakçı'yı tanımış olmanıza vesile olmuş olurum.
Yorumlar
Yorum Gönder