Eğer Her Şey istediğiniz Gibi Olsaydı?

İzlediğimiz film, dizi ya da okuduğumuz kitaptan bize verilen mesajdan kendimize ne kadar pay çıkarırız? Ya da öylesine vakit geçirmek için mi izler veya okuruz? Bu cevabı ancak siz verebilirsiniz. Benim cevabım: okuduğum her kitapta bana verilen mesajı bir şekilde kendi hayatıma göre uyarlarım. Herkesin düşüncesine göre bu değişir.

İzlediğim dizinin bir bölümünde işlenen konu üzerinde bu yazıyı yazmayı nicedir düşünüyordum. İfade etmek istediğiniz cümleler bir türlü aklınıza gelmez düşüncenizi bir türlü yazıya dökemezsiniz ya işte o durumdaydım. Şimdi cümlelerimin hepsini okuyorsunuz. Artık anlatma vakti geldi.

İyi bir okuyucu kendinde yeteri kadar cesareti bulabilirse ileride bir roman yazmayı hayal edebilir. Her kitap kurdunun böyle bir hayali olduğuna eminim. Bende kendi çapımda yazdığım hikâye ve roman türü yazılarım var ve burada yayınlıyorum. Amacım biri beni keşfedip kitap çıkarmak değil yazı yazarken hissettiğim mutluluk… Hepsi bu.  İzlediğim dizinin adı Unbreakable Kimmy Schmidt, saçma komedi tarzında güzel bir diziydi. 15 yıl önce kaçırılıp bir sığınakta özgürlüğü elinden alınıyor. 15 yıl sonra o sığınaktan kurtulduğunda bilmediği dünyada başına gelen olayları komik bir biçimde anlatılıyor. Son sezonun bir bölümünde konu şuydu: Kimmy Schmidt kaçırılmasaydı nasıl bir hayatı olurdu? Bölümü izledikten sonra düşündüm. Lisede girdiğim üniversite sınavında Edebiyat bölümünü okusaydım nasıl bir hayatım olurdu?

Kader deyince, benim aklıma şu geliyor: Sana verilen hayat düz bir yol değildir. Önünde senin seçme imkânın olacak seçenekler var ona göre ilerle… Geleceği bilmiyoruz neler yaşayacağımızı da ama yaptığımız seçimlerle ne yapabileceğimizi bilebiliriz.

Yazı yazdığım defterim önümde kalemim elimde şuan ki bulunduğum durum değil de lise zamanı hayal ettiğim hayatı yazmaya başlıyorum. Size tavsiyem istediğiniz gibi hayatınızın belli bir noktasında itibaren böyle olsaydı nasıl olurdu? Diye düşünüp yazmanız. İnanın bana ortaya çıkan sonuç sizi mutlu edecektir.